Yazdır

Tip 2 Diabetes Mellituslu Hastalarda Domperidon ve Metoklopramidin
Safra Kesesi Kontraksiyonu Üzerine Etkileri

Dr. İlyas ÇAPOĞLU, Dr. Habib BİLEN, Dr. Mustafa KELEŞ, Dr. Mehmet TÜRKELİ, Dr. Yılmaz BİLGİÇ,
Dr. Ömer YILMAZ


Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, ERZURUM

ÖZET

Tip 2 Diabetes Mellituslu Hastalarda Domperidon ve Metoklopramidin Safra Kesesi Kontraksiyonu Üzerine Etkileri

Bu çalışmada, tip 2 diabetes mellituslu hastalarda gastrointestinal sistemde motilite düzenleyicisi olarak kullanılan domperidon ve metoklopramidin safra kesesinin kontraksiyonunu artırıp artırmadığının araştırılması amaçlandı. 2005-2006 yılları arasında iç hastalıkları polikliniğine başvuran tip 2 diabetes mellitus tanısı konmuş toplam 45 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalar randomize olarak 15'er kişilik üç alt gruba ayrılıp, bir ay süreyle verilen plasebo (grup 1), domperidon (grup 2), metoklopramidin (grup 3) ve etkileri, safra kesesi ejeksiyon fraksiyonu ölçülerek karşılaştırıldı. İstatistiksel karşılaştırmalarda t-testi ve varyans analizi kullanıldı. Metoklopramid ve domperidon grubu hastaların tedavi sonrasındaki ejeksiyon fraksiyonları, tedavi öncesi ile karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı biçimde iyileşme gösterirken (p< 0.001) plasebo grubunda istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05). Gastrointestinal sistemde motilite bozukluğu düşünülen tip 2 diabetes mellituslu hastalarda prokinetik ajan olarak domperidon ve metoklopramid kullanılabilir ve safra kesesi taşı oluşma riskini azaltabilir.

Anahtar Kelimeler: Diabetes mellitus, safra kesesi, domperidon, metoklopramid

SUMMARY

The Effect of Domperidone and Metoclopramide on Gallbladder Contractility in Type 2 Diabetic Patients

This study is designed for investigation of domperidone and metoclopramide that were used for motility regulation in gastrointestinal system tract, either if they increase or decrese contraction of gallbladder. Forty five patients who were diagnosed as type 2 diabetes mellitus and gastrointestinal system dysmotility and applied to our internal medicine outpatient clinic between 2005 and 2006. They were randomized to three groups; placebo, domperidone and metoclopramide. Each group consisted of 15 patients and were given one month of therapy. They were compared according to ejection fraction measurement of gallbladder before and after therapy. Both metoclopramide and domperidone groups showed statistically significant improvements in ejection fraction of gallbladder when compared to pretreatment values (p< 0.001). On the other hand, placebo group did not show any significant improvement (p> 0.05). Domperidone and metoclopramide can be used to improve gastrointestinal motility and to decrease gall stone formation in type 2 diabetes mellitus patients.

Key Words: Diabetes mellitus, gallbladder, domperidone, metoclopramide

GİRİŞ

Diabetes mellitus (DM)'lu hastalarda diyabetik olmayan hastalara göre iki-üç kat daha yüksek sıklıkta safra kesesi taşına rastlanmaktadır (1-3). Diyabetiklerdeki safra kesesi motilitesindeki bozulmaya gastrointestinal hormonların ve otonom sinir sistemindeki anormalliklerin neden olduğu bilinmektedir. Diyabetik otonomik nöropatili hastalarda, gastrointestinal hormonlardan en fazla safra kesesi kontraksiyonuna yol açan olarak bilinen kolesistokinine yanıt azalır. Diyabetiklerdeki bozulmuş safra kesesi kontraksiyonu, plazma kolesistokinine karşı safra kesesi düz kasının sensitivitesindeki ve/veya safra kesesi duvarındaki kolesistokinin reseptörlerinin sayısındaki azalmaya bağlıdır. Yapılan çalışmalarda, diyabetiklerdeki safra kesesi motor fonksiyon bozukluklarının patogenezinde artmış dopaminerjik aktivitenin rol oynadığına inanılmaktadır (3-7). Bizim çalışmamızda kullandığımız ajanlardan metoklopramid, benzamid türevi bir dopamin antagonistidir. Asetilkolin ve P maddesi salınımını artırması, metoklopramidin mide-bağırsak kanalındaki motiliteyi ve peristaltizmi artırmasından ve dolayısıyla prokinetik etkisinden sorumludur. Diğer ajan olan domperidon, etki mekanizması bakımından metoklopramide yakından benzeyen bir antidopaminerjik ilaçtır. Dopamin D2 reseptörlerini bloke eder ve metoklopramid gibi mide-bağırsak motilitesini artırır (1,2,7-9).

Biz bu çalışmada gastrointestinal sistemde motilite düzenleyicisi olarak kullanılan domperidon ve metoklopramidin safra kesesinin kontraksiyonunu artırıp artırmadığını araştırdık.

MATERYAL ve METOD

Önceden tip 2 DM tanısı konulmuş, dispeptik şikayetler nedeniyle prokinetik ajan kullanılması planlanan, safra kesesi ejeksiyon fraksiyonu bozuk 45 hasta çalışmaya dahil edildi. Safra kesesi ejeksiyon fraksiyonu ölçümü için hastalara bir gecelik açlıktan sonra ertesi sabah saat 09.00 sularında 750 kcal'lik %32 yağ içeren bir diyet verildi. Diyet öncesi ve diyetten 30 dakika sonra beş dakikalık aralıklarla beşer defa safra kesesi ejeksiyon fraksiyonu ölçümü yapıldı ve bu amaçla 3.5 mHz'lik konveks problu ultrasonografi kullanıldı. Safra kesesinin uzunluk, genişlik ve yüksekliğinin çarpımı esasına dayanan elipsoid yöntem ile safra kesesi hacimleri ölçüldü. Ejeksiyon fraksiyonu aşağıdaki formül kullanılarak hesaplandı (4).

Safra kesesi ejeksiyon fraksiyonu %50'nin altında olanlar safra kesesi motilite disfonksiyonu olarak kabul edildi.

Hastalar randomize olarak 15'er kişilik üç alt gruba ayrıldı. Bir ay süreyle birinci gruba plasebo olarak B kompleks vitamini, ikinci gruba domperidon 10 mg (Motilium®), üçüncü gruba metoklopramid 10 mg (Metpamid®) günde üç defa verildi. Tedavi sonrası hastalara daha önce ejeksiyon fraksiyonu ölçümleri için uygulanan prosedürler tekrarlandı.

Tedavi öncesi ve tedavi sonrası sonuçların karşılaştırılmasında student-t testi, gruplar arasındaki farklılıkların değerlendirilmesinde varyans analizi kullanıldı. p< 0.05 olarak bulunan sonuçlar anlamlı kabul edildi.

BULGULAR

Çalışmaya dahil edilen 45 hastanın yaş ortalaması 59.8 ± 4.9 yıl (21 erkek, 24 kadın), diyabet süreleri ortalama 15.2 ± 4 yıl idi. Gruplara ayrıldığında hastalığın süresi ve hastaların yaşları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05) Hastaların özellikleri, tedavi öncesi ve sonrası ejeksiyon fraksiyonları Tablo 1'de gösterilmiştir.

Grup 2 ve grup 3 hastaların tedavi sonrasındaki ejeksiyon fraksiyonları, tedavi öncesi ile karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı biçimde iyileşme gösterirken (p< 0.001) plasebo grubu olan grup 1'de istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05). Hastalığın süresi ve hastaların yaşı ile ejeksiyon fraksiyonu arasındaki değişim istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05). Tedavi sonrası üç ilacın karşılaştırılması varyans analizi ile yapıldı ve fark anlamlı bulundu (f = 32.98, p< 0.01). Bu farklılığın hangi gruptan kaynaklandığı LSD testi ile değerlendirildi. Plasebo ile 2. ve 3. grup ilaç arasındaki fark anlamlı iken, (p< 0.001) 2. ve 3. grup ilaç arasındaki fark anlamsızdı (p> 0.05).

Domperidon ile oluşan safra kesesi ejeksiyon fraksiyonundaki düzelme metoklopramidle oluşandan daha iyi bulundu. Bu düzelme istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05). Her üç grubun yaşları ve diyabet süreleri arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05).

TARTIŞMA

DM'li hastalarda safra kesesi kontraksiyon bozukluğuna sıklıkla rastlanmaktadır. Bu kontraksiyon bozukluğunun otonomik nöropati sonucu olarak ortaya çıktığı ileri sürülmektedir (3,7,10). Bunun sonunda diyabetli hastaların %30'unda safra kesesi taşı geliştiği bildirilmektedir. Çalışmamızda safra kesesi fonksiyon bozukluğu olan hastalarda dört haftalık domperidon ve metoklopramidin safra kesesi kontraksiyonunda artış oluşturduğunu belirledik. Bu artışlar istatistiksel olarak anlamlı idi. Domperidonun oluşturduğu artış metoklopramid ile oluşturandan fazla bulunmasına rağmen, istatistiksel olarak anlamlı değildi.

Domperidon ve metoklopramidin safra kesesi fonksiyonları üzerine etkileri kısa ve uzun süreli olarak incelenmiştir. Her iki durumda da domperidon ve metoklopramidin safra kesesi kontraktilitesini artırdığı belirlenmiştir (1,8,9). Domperidon ve metoklopramidin muhtemelen sisapride benzer mekanizmalarla safra kesesi kontraktilitesini artırdığı ve bu sayede de taş oluşumunu azaltabileceği düşünülebilir. Olgu sayılarının az olması bu çalışmalardan çıkarılan sonuçların gücünü azaltmaktadır. Bu konuda olgu sayıları daha fazla olan çalışmaların planlanıp yapılmasına gereksinim vardır.

Gastrointestinal sistemde motilite bozukluğu düşünülen hastalarda prokinetik ajan olarak domperidon ve metoklopramid kullanılmaktadır (1,3). Gastrointestinal sistem motilite kusuru oluştuğu düşünülen diyabetik hastalara domperidon veya metoklopramid tedavisi başlanmasının, bu hastalarda safra kesesi taşı oluşma riskini azaltabileceğini düşünüyoruz.

KAYNAKLAR

  1. Braverman DZ. The lack of effect of metoclopramide on gallbladder volume and contraction in diabetic cholecystoparesis. Am J Gastroenterol 1986; 81: 960-2.
  2. Mansi C, Savarino V, Vigneri S, et al. Effect of D2-dopamine receptor antagonist levosulpiride on diabetic cholecystoparesis: A double-blind crossover study. Aliment Pharmacol Ther 1995; 9: 185-9.
  3. Pazzi P, Scagliarini R, Gamberini S, Pezzoli A. Review article: Gall-bladder motor function in diabetes mellitus. Aliment Pharmacol Ther 2000; 14(Suppl 2): 62-5.
  4. Dodds WJ, Groh WJ, Darweesh RMA, Lawson TL, Kishk SMA, Kern MK. Sonographic measurement of gallbladder volume. Am J Roentgenol 1985; 145: 1009-11.
  5. Dhiman RK, Phanish MK, Chawla YK, Dilawari JB. Gallbladder motility and lithogenicity of bile in patients with choledocholithiasis after endoscopic sphincterotomy. J Hepatology 1997; 26: 1300-5.
  6. Sharma BC, Agarwal DK, Dhiman RK, et al. Bile lithogenicity and gallbladder emptying in patients with microlithiasis: Effect of bile acid therapy. Gastroenterology 1998; 115: 124-8.
  7. Tomohiro M, Jiro T, Shozo O, et al. Gallbladder function and plasma cholecystokinin levels in diabetes mellitus. Am J Gastroenterology 1990; 85: 981-5.
  8. Prakash A, Wagstaff AJ. Domperidone. A review of its use in diabetic gastropathy. Drugs 1998; 56: 429-45.
  9. Patterson D, Abell T, Rothstein R, Koch K, Barnett J. A double-blind multicenter comparison of domperidone and metoclopramide in the treatment of diabetic patients with symptoms of gastroparesis. Am J Gastroenterology 1999; 94: 1230-4.
  10. Moldovan C, Dumitrascu DL, Demian L, et al. Gastroparesis in diabetes mellitus: An ultrasonographic study. Rom J Gastroenterology 2005; 14: 19-22.

YAZIŞMA ADRESİ

Dr. Mustafa KELEŞ

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi

İç Hastalıkları Anabilim Dalı

ERZURUM

Yazdır